🐍 De Ki Ile Başlayan Ayetler
Bunedenle olmalıdır ki Âdem peygamber ile başlayan ve Hz. Muhammed(as)’a kadar devam eden Risalet halkalarının tü-münde Allah’ın elçileri, hem bireysel yaşantıları hem de aile yaşantıları ile örnek olabilecek koşullarda gönderilmişlerdir. Ailelerde ebeveynlerle başlayan rol modellik vasfı teselsülen bir sonraki
HümezeSuresi, 1. ayet: Arkadan çekiştirip duran, kaş göz hareketleriyle alay eden her kişinin vay haline; Bakara Suresi, 14. ayet: İman edenlerle karşılaştıkları zaman: "İman ettik" derler. Şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında ise, derler ki: "Şüphesiz, sizinle beraberiz. Biz (onlarla) yalnızca alay ediyoruz."
Kuran ve bilim ilişkisi, İslam dünyasında İslam-bilim ilişkisinden ayrı olarak özel bir yere sahiptir. Bazı İslami çevreler, Kur'an'ın geçmiş ve gelecek her şeyi kapsadığı, dolayısıyla bilimsel gelişmeleri ihmal edemeyeceği düşüncesinden hareketle Kur'an'ın değişik ilmi keşif ve gelişmelere işaret eden ayetler barındırdığına ve bu durumun mucize oluşuna
Ya eyyühellezîne âmenû ile başlayan ayetler, 20 surede 88 kere geçmektedir. Ya eyyühellezîne âmenû ile başlayan ayetler hüküm ifade eden ayetlerdir.
Ayetlerinakışından, bu ayetler grubunun bir kerede indiğini anlıyoruz ve amaç, bir hedefi açıklamaktır. Vurgulanan bu hedef de, ilk kez Mekke müşrikleriyle savaşmanın yasalaştırılmasıdır. Çünkü bu ayetlerde müminleri çıkardıkları yerden onların da çıkarılmaları, dinden döndürme amaçlı baskılara, kısas, savaşı onların başlatmadıkları sürece Mescid-i
HUDSÛRESİ TEFSİRİ (11.SÛRE) Süleyman Karagülle 1176 Okunma 7 VE 9.AYETLER. HÛD SÛRESİ-3. Hafta. بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ. وَهُوَ الَّذِي خَلَقَ السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضَ فِي سِتَّةِ أَيَّامٍ وَكَانَ عَرْشُهُ
Dilek ile başlayan sûreler: Bunlar 3 tanedir: Mutaffifîn, Hümeze ve Tebbet sûresi. • Ta’lîl (bir şeyin sebebini açıklama) ile başlayan sûre: Kur’ân’da yalnız Kureyş sûresindedir. (ez-Zerkeşî, I, 213-231) • Hecâ harfleri ile başlayan sûreler: Allah bu harflerle yemin ederek söze başlamaktadır. Bu yemin söz
KURÂN-I KERÎM’in 6236 âyetle korunmuşluğunun 89/FECR Sûresi ile açıklanan mûcizevî delilleri: “Allah’ın ﷻ Kitâbı”ndaki gerçek bir mûcize bu. Bu umduğunuzdan görüp duyduklarınızdan farklı, ilk kez göreceğiniz hak ve hakikat dolu bir mûcize. İman edenlerin imanını arttıran, Kur’ân-ı Kerim’e karşı
Şükretmenin önemi ile ilgili ayetler nelerdir? Hamd, âlemlerin rabbi olan Allah içindir. (Fâtiha suresi, 2. ayet.) Yalnız beni anın ki ben de sizi anayım. Bana şükredin, sakın nankörlük etmeyin.
jTwXIUs. Kur’an-ı Kerim’de sabır ile ilgili bir çok ayet vardır ve sabretmenin önemi devamlı vurgulamıştır. Sabrın önemi ve sabretmenin sonunda verilecek mükafatlar ayetleri ile biz Müslümanlara tebliğ etmiştir. Sabır imanın gereğidir. Sabrın önemini daha önceki yazımızda vurgulamıştık bakınız Sabırlı olmak. Bu yazımız da sadece sabır ile ilgili ayetler ve meallerini yazdık. “Yavrum! Namazı dosdoğru kıl. İyiliği emret. Kötülükten alıkoy. Başına gelen musibetlere karşı sabırlı ol. Çünkü bunlar kesin olarak emredilmiş işlerdendir.” Lokman Suresi, 17. ayet “Ey Muhammed! Bizim adımıza de ki, “Ey iman eden kullarım! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Bu dünyada iyilik yapanlar için ahirette bir iyilik vardır. Allah’ın yeryüzü geniştir. Sabredenlere mükafatları elbette hesapsız olarak verilir.” Zümer Suresi, 10. ayet “Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla, bir de mallar, canlar ve ürünlerden eksilterek deneriz. Sabredenleri müjdele.” Bakara Suresi, 155. ayet “Allah göklerin, yerin ve bu ikisi arasındakilerin Rabbidir. Şu halde, O’na ibadet et ve O’na ibadet etmede sabırlı O’nun adını taşıyan bir başkasını biliyor musun? ” Meryem Suresi, 65. ayet “Allah’a ve Resûl’üne itaat edin ve birbirinizle çekişmeyin. Sonra gevşersiniz ve gücünüz, devletiniz elden gider. Sabırlı olun. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.” Enfal Suresi, 46. ayet “Şimdi ise Allah yükünüzü hafifletti ve sizde muhakkak bir zaaf olduğunu bildi. Eğer içinizde sabırlı yüz kişi olursa iki yüz kişiye galip gelirler. Eğer içinizde sabırlı bin kişi olursa, Allah’ın izniyle iki bin kişiye galip gelirler. Allah sabredenlerle beraberdir.” Enfal Suresi, 66. ayet “Size bir iyilik dokunursa, bu onları üzer. Başınıza bir kötülük gelse, ona sevinirler. Eğer siz sabırlı olur, Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız onların hileleri size hiçbir zarar vermez. Çünkü Allah onların işlediklerini kuşatmıştır.” Al-i İmran Suresi, 120. ayet “Ey iman edenler! Sabredin. Sabır yarışında düşmanlarınızı geçin. Cihat için hazırlıklı ve uyanık olun ve Allah’a karşı gelmekten sakının ki kurtuluşa eresiniz. ” Al-i İmran Suresi, 200. ayet “Tâlût’un askerleri Câlût ve askerleriyle karşı karşıya gelince şöyle dediler “Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır,ayaklarımızı sağlam bastır ve şu kâfir kavme karşı bize yardım et.” Bakara Suresi, 250. ayet “Andolsun, içinizden, cihad edenleri ve sabredenleri belirleyinceye ve durumlarınızı ortaya koyuncaya kadar sizi deneyeceğiz ” Muhammed Suresi, 31. ayet Ayetler ve mealle diyanetin kuran tefsirinden alınmıştır. Daha fazlası için özellikle ayetlerin tefsirleri ve açıklaması için diyanetin Kur’an mushafına bakmanızı tavsiye ederiz.
1512 Son Güncelleme 1512 Cömertlik İle İlgili Ayetler Nelerdir? Kuran-ı Kerim sadece okunacak bir ilahi kitap değildir. Allah-u Teala, Müslümanların emredildiği gibi ahlaklı olmalarını, iman edip ibadet etmelerini istemektedir. Yani Kuran ile hemhal olmalarını, Kuran rehberliğinde ahlaklarını düzeltmelerini buyurmaktadır. Kuran-ı Kerim okunduğunda görülmektedir ki; iyi bir insanın iyi bir Müslümanın sahip olması gereken vasıflar sayılmıştır. Bazen bu özellikler farklı kıssalar ile anlatılmıştır. Bazen de emir kipi ile müminlere doğrudan bildirilmiştir. Örneğin; Kuran'da Hz. Muhammed'in güvenilirliği, yani herkesin güvendiği bir insan olduğuna pek çok ayette yer verilmiştir. Güvenilir insan olmak gerektiğinin altı çizilmiştir. Nitekim Peygamber Hz. Muhammed "el-Emin" sıfatı ile anılmaktaydı. Kuran'da bunun gibi pek çok erdemli davranış ve ahlaki özellik yüceltilirken cimrilik gibi kötü huylar da lanetlenmiştir. Kuran'ın üzerinde durduğu güzel bir özellik ise "cömertlik"tir. Allah cömert kullarını sevdiğini ve onları cenneti ile müjdelediğini pek çok ayette açıklamaktadır. Cömertlik konusunda çok sayıda ayet ve hadis bulunmaktadır. Kuran-ı Kerim'de Cömertlik Ayetleri ve Tefsirleri Nelerdir? Faziletli bir davranış şekli de cömert olmaktır. Allah, cömert kullarını cenneti ile müjdelemiştir. Kuran'da cömertliğin yüceltildiği çok sayıda ayet vardır. Bu ayetlerden bazıları aşağıdadır Isra Suresi 29. Ayette şöyle denmiştir "..harcamalarında ve başkalarına yardımda, eli sıkı olma, ancak varını yoğunu da saçıp savurma..." Kim malını iyilik yollarında harcar ve Allah'a gönülden saygı besleyip günahlardan sakınırsa... Leyl Suresi, 5. Ayet Yine cennetle müjdelenen müminden Leyl Suresi'nin 18. Ayette şöyle bahsedilmektedir" Malını iyilik yollarında harcayıp nefsini günahlardan arındıran kimse..." Alak Suresi, 3. Ayet" Oku! Senin Rabbin en cömert olandır."
Örtünme ile ilgili ayetlerAllah kapanmayı hangi ayette emretmiştir?ahzab suresi / 59. ayet der ki; ey peygamber! hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle, bedenlerini örtecek elbiselerini giysinler. bu onların tanınıp incitilmemelerine de daha uygundur. şüphesiz allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet hangi ayette örtünme?Örtünme konusu Kur'an'da, Ahzab Suresi'nin 59'uncu Ayeti ve Nur Suresi'nin 31 ve 60'ıncı ayetlerinde geçmektedir. Kur'an'da geçen "Hımar' kelimesi 'Baş örtmek' anlamına değil, sadece 'örtmek' anlamına kapanmak şart mi?Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, bir kadının başını örtmesinin "Müslümanlığa giriş beyannamesi ve ya Müslüman olmanın yegane ve ön şartı' olmadığını belirtti. Bardakoğlu, "Biz şunu söylüyoruz, açık; başörtüsü, Müslüman yetişkin kadıların başını örtmesi dini bir vecibedir. …Kuranda kadın nasıl Örtünmeli?KUR'AN'A GÖRE KADININ ÖRTÜNMESİ NASIL OLMALI? Aynı âyette ve devamında kadınların da namus ve iffetlerini korumaları, harama bakmaktan gözlerini sakındırmaları istenir ve ilâve olarak, "Görünen kısımlar müstesna olmak üzere ziynetlerini teşhir etmesinler. Başörtülerini yakalarının üzerine kapanmayı emreder mi?Gerçek olan şu ki, ayette başlarınızı örtüp kapatın diye bir emir yoktur. Beyaz'ın tespitleri şu şekilde devam ediyor Nur 31'in dediği, ''Başörtülerini göğüslerinin üzerine salsınlar'' değil, ''örtülerini veya başörtülerini gerdanlık zinetlerinin üzerine örtsünler'' dinin emri mi?Kadınların başörtülerini; saçlarını, başlarını boyun ve gerdanlarını iyice örtecek şekilde yakaların üzerine salmaları, dinimizin Kitap, Sünnet ve İslâm alimlerinin ittifakı ile sabit olan kesin emridir. Müslümanların bu emirlere uymaları dini vecibedir.”Himar ne demek Arapça?el-hamr'ın kök anlamı bir şeyi örtmektir. Kendisiyle örtünülen şeye de hımâr denmiştir. Ancak hımâr Arap örfünde kadının başını örttüğü örtüye isim olmuştur. … Kadının başını örttüğü şeye hımâr denmiştir.
► Kitab’ı okuduğunuz hâlde insanlara iyiliği emredip kendinizi unutuyor musunuz? Akletmez misiniz? 2/Bakara 44 ► “Hayvanın bir parçasıyla cesede vurun.” diye emrettik. O da dile gelip, katilini söyledi. İşte böylece Allah, ölüleri diriltip ayetlerini sizlere gösterir ki akledesiniz. 2/Bakara 73 ► İçlerinden bir grubun, Allah’ın kelamını dinleyip iyice anladıktan sonra, bile bile tahrif ediyor olmalarına rağmen, size inanacaklarını mı umuyorsunuz? 2/Bakara 75 ► İman edenlerle karşılaştıkları zaman “İman ettik.” derler. Kendi aralarında baş başa kaldıklarında ise şöyle derler “Ne diye Allah’ın size açtığı sırlarınızı onlara anlatıyorsunuz? Allah katında aleyhinize delil olarak kullansınlar diye mi? Akletmez misiniz?” 2/Bakara 76 ► Şüphesiz ki göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ve gündüzün peşi sıra yer değiştirmesinde, insanlara fayda sağlayarak denizde yüzen gemilerde, Allah’ın gökyüzünden indirdiği ve ölümünden sonra yeryüzünü kendisiyle canlandırdığı suda, orada yaydığı farklı türdeki her bir canlıda, rüzgârların çevrilip yönlendirilmesinde, gök ve yer arasında emre amade kılınmış olan bulutlarda akledenler için üzerinde düşünülüp, bunları yapanın tek ilah olduğu ve kulluğun yalnızca O’na yapılması gerektiğine dair deliller vardır. 2/Bakara 164 163 ve 164. ayetler tevhidin en açık delillerindendir. Tüm âlemleri yoktan var eden, düzenleyen, aralarında bir uyum ve ahenk kılan kim ise; insanların ibadet etmesi, boyun eğmesi, teslim olması ve yasalarına göre hayatlarına yön vermesi gereken hak ilah da odur. ► Onlara “Allah’ın indirdiğine uyun.” denildiği zaman “Hayır, bilakis biz, babalarımızı üzerine bulduğumuz ve alıştığımız âdetlerimize uyarız.” derler. Babaları hiçbir şey akletmemiş ve doğru yolu bulamamış olsalar bile mi onların yoluna uyacaklar? 2/Bakara 170 ► O kâfirlerle onları İslam’a çağıran davetçinin misali, bağırış çağırış işiten fakat hiçbir şey anlamayan hayvana seslenen çobanın/davetçinin misali gibidir. Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Onlar bu özelliklerinden dolayı akletmezler. 2/Bakara 171 ► Akledesiniz diye Allah ayetlerini sizin için açıklamaktadır. 2/Bakara 242 ► Ey Ehl-i Kitap! Tevrat ve İncil, ondan/İbrahim’den sonra indirilmiş olmasına rağmen neden İbrahim hakkında “O Yahudi miydi, Hristiyan mıydı?” diye tartışıp duruyorsunuz? Akletmez misiniz? 3/Âl-i İmran 65 ► Ey iman edenler! Kendi dışınızda sırlarınızı paylaşıp iç işlerinizden haberdar edeceğiniz kâfir bir çevre edinmeyin. Çünkü kâfirler size zarar vermekten geri durmaz, sizin zora düşmenizi isterler. Kinleri ağızlarında belirmiştir. Sinelerinin sakladığı kin ise çok daha büyüktür. Şayet aklediyorsanız gerçekten size ayetlerimizi açıkladık. 3/Âl-i İmran 118 ► Siz, birbirinizi namaza çağırdığınızda onu alay ve oyun konusu edinirler. Bu, onların akletmeyen bir toplum olmalarındandır. 5/Mâide 58 ► De ki “Pis olanın çokluğu seni şaşırtıp hoşuna gitse de, pis ve temiz bir olmaz. Allah’tan korkun ey akıl sahipleri ki felaha eresiniz.” 5/Mâide 100 ► Dünya hayatı oyun ve eğlenceden ibarettir. Şüphesiz ahiret yurdu korkup sakınanlar için daha hayırlıdır. Akletmez misiniz? 6/En'âm 32 ► Bu, Rabbinin dosdoğru yoludur. Şüphesiz ki ayetleri, düşünüp öğüt alan bir topluluk için detaylıca açıkladık. 6/En'âm 126 Kur’ân’ın mufassal/detaylandırılmış bir kitap olmasının hikmetleri için bk. 6/En’âm, 55 ► De ki “Gelin, Rabbinizin size haram kıldıklarını size okuyayım. Hiçbir şeyi O’na ortak koşmayın, anne babaya iyilikte bulunun, fakirlik endişesiyle çocuklarınızı öldürmeyin, sizi de onları da biz rızıklandırmaktayız. Fuhşiyatın açığına da kapalısına da yaklaşmayın. Hak olmadıkça Allah’ın haram kıldığı nefsi öldürmeyin.” Allah akledesiniz diye size bunları emretti. 6/En'âm 151 ► Sonra onların yerine Kitab’a da mirasçı olan bir topluluk geçti. Dünya malının değersiz olanını alıyor ve ne de olsa “Günahlarımız bağışlanacak.” diyorlardı. Güya tevbe etmelerine rağmen değersiz bir dünya malı geldiğinde yine onu alıyorlar. Oysa Allah’a karşı yalnızca hak olanı söyleyeceklerine dair onlardan Kitap sözü alınmamış mıydı? Kitab’ın içindekileri de sürekli okuyanlardı hâlbuki. Ahiret yurdu korkup sakınanlar için daha hayırlıdır. Akletmez misiniz? 7/A'râf 169 ► Allah katında canlıların en şerli olanı hakka karşı sağır ve dilsiz olan, akletmeyen kimselerdir. 8/Enfâl 22 ► Yeryüzünde birbirine komşu kıtalar, üzüm bahçeleri, ekinler, çatallı çatalsız hurmalıklar vardır. Hepsi tek bir suyla sulanır. Ama bazısının lezzetini bazısından üstün kılarız. Şüphesiz ki bunda, akleden bir topluluk için ayetler vardır. 13/Ra'd 4 ► Geceyi, gündüzü, Güneş’i ve Ay’ı emrinize amade kılmış hizmetinize sunmuştur. Yıldızlar da O’nun emriyle boyun eğdirilmiş insanlara hizmetkâr kılınmıştır. Şüphesiz ki akleden bir topluluk için bunda ayetler vardır. 16/Nahl 12 ► Hurma ve üzüm ağaçlarının meyvelerinden içki çıkarır ve güzel bir rızık elde edersiniz. Akleden bir topluluk için bunda ayet vardır. 16/Nahl 67 İlerleyen zamanlarda Allah cc içkiyi haram kılmıştır. bk. 5/Mâide, 90-91 ► Kendisiyle akledecekleri bir kalplerinin ve işitecekleri bir kulaklarının olması için yeryüzünde dolaşmazlar mı? Çünkü gözler kör olmaz. Asıl kör olan sinelerdeki kalplerdir. 22/Hac 46 ► Dirilten ve öldüren O’dur. Geceyle gündüzün peşi sıra gelmeleri O’nun işidir. Akletmez misiniz? 23/Mü'minûn 80 ► Kör olana sakınca yoktur, topal olana sakınca yoktur, hasta olana sakınca yoktur. Kendi evlerinizden, babalarınızın evlerinden, annelerinizin evlerinden, erkek kardeşlerinizin evlerinden, kız kardeşlerinizin evlerinden, amcalarınızın evlerinden, halalarınızın evlerinden, dayılarınızın evlerinden, teyzelerinizin evlerinden, anahtarlarına sahip olduğunuz evlerden ya da arkadaşlarınızın evlerinden yemek yemenizde sizin için de bir sakınca/günah yoktur. Bir arada hep beraber ya da ayrı ayrı yemek yemenizde de bir sakınca yoktur. Evlere girdiğiniz zaman birbirinize Allah katından mübarek ve temiz/hoş olan bir selam verin. Akledesiniz diye Allah, ayetleri sizler için böyle açıklar. 24/Nûr 61 ► Sen, onların çoğunun dinleyip aklettiğini mi sanıyorsun? Onlar, yalnızca hayvanlar gibilerdir. Hayır, hayır yolca daha sapkınlardır. 25/Furkân 44 ► Musa demişti ki “Doğunun, batının ve ikisi arasında olanların Rabbidir. Şayet aklederseniz.” 26/Şuarâ 28 Firavun, Musa’yı as kızdırmak ve konuyu dağıtmak için elinden geleni yapmıştır. “Allah kim?” demiş, çevresinde bulunanları kışkırtmaya çalışmış, Musa’ya as deli demiş... Musa as ise onun sözlerine cevap vermeden, ana mesajı farklı cümlelerle tekrar etmiştir. Tevhid davetini sabote etmek isteyenlere karşı takınılması gereken tavır, bu kıssayla öğretilmiştir. Yan sorulara cevap vermeden, hakaret ve saldırıları duymaksızın ana mesajı farklı cümlelerle tekrar edip, firavun tıynetli insanların oyununa gelmemek... Benzer bir üslup için bk. 20/Tâhâ, 51-52 ► Size verilen her şey, dünya hayatının geçici metaı ve süsüdür. Allah’ın yanında olanlarsa daha hayırlı ve kalıcıdır. Akletmez misiniz? 28/Kasas 60 ► Andolsun ki biz, akleden bir topluluk için oradan ibret alınacak apaçık bir ayet bıraktık. 29/Ankebût 35 ► Bu örnekleri insanlara veririz. Âlim olanlardan başkası onlara akıl erdirmez. 29/Ankebût 43 ► Onlara “Gökten su indirip ölümünden sonra yeryüzüne hayat veren kimdir?” diye soracak olsan kesinlikle “Allah!” diyecekler. De ki “Allah’a hamd olsun.” Bilakis, onların çoğu akletmezler. 29/Ankebût 63 Müşrik, Allah’a cc inandığını iddia etse de imanı geçersizdir. Geniş açıklama için bk. 23/Mü’minûn, 84-90 açıklaması ► Size korku ve ümide sebep olan şimşeği göstermesi, gökten su indirip onunla ölümünden sonra yeryüzüne hayat vermesi de O’nun ayetlerindendir. Şüphesiz ki bunda, akleden bir topluluk için ayetler vardır. 30/Rûm 24 ► Tevhid ve şirki anlamanız için size, kendi nefislerinizden bir örnek verdi Köleleriniz arasında size verdiğimiz rızka ortak olan, kendinizden korktuğunuz gibi onlardan korktuğunuz, sizinle eşit olanlar var mıdır? İşte ayetleri, akleden bir topluluk için böylece açıklarız. 30/Rûm 28 Sizler, kölelerinizi kendinizle eşit görmüyor, mallarınıza ortak kabul etmiyor, hür birini dikkate aldığınız gibi onları dikkate almıyorken, nasıl olur da Allah’ın cc yarattığı varlıkları Allah’ın cc katında şefaatçi, şifa veren, himmet eden, zararı defeden olarak kabul edip Allah’ın cc mülküne ortak yapıyorsunuz? Yalnızca Allah’a cc yapmanız gereken dua, kurban, adak, tevbe gibi ibadetleri Allah’ın cc ortaklarıymış gibi onlara sunuyorsunuz. Kendiniz için razı olmadığınız şeye nasıl Allah cc için razı oluyorsunuz? bk. 16/Nahl, 71 Kur’ân’ın mufassal/detaylandırılmış bir kitap olmasının hikmetleri için bk. 6/En’âm, 55 ► “Andolsun ki, sizden birçok topluluğu saptırdı. Hiç akletmiyor muydunuz?” 36/Yâsîn 62 ► Kimin ömrünü uzatmışsak, yaratılışta onu baş aşağı güçten sonra zayıflığa, ömrün en güzel çağından en kötü çağına çevirmişizdir. Öyleyse ileride yaparım diye sorumluluklarını ertelemesinler. Güç ve kuvvetleri yerindeyken, Allah’a layıkıyla kulluk etsinler. Akletmiyorlar mı? 36/Yâsîn 68 ► Gece vakti de... Akletmez misiniz? 37/Saffât 138 ► Yoksa Allah’ın dışında şefaatçiler mi edindiler? De ki “Onlar şefaat yetkisine sahip olmasalar ve sizin onlara olan ibadetinize akıl erdiremeseler dahi yine de onları şefaatçi mi edineceksiniz?” 39/Zümer 43 ► O; sizleri topraktan, sonra bir damla sudan, sonra kan pıhtısından embriyo yaratandır. Sonra sizi anne karnından bebek olarak çıkarmakta, sonra yetişkinlik çağına erişmeniz, sonra da yaşlanmanız için size ömür bahşetmektedir. Sizden bazınızın canı daha önce alınır. Belirlenmiş bir zamana erişmeniz ve akletmeniz için Allah, yaşamı böyle takdir etmiştir. 40/Mü’min Ğafir 67 ► Akletmeniz için onu Arapça bir Kitap kıldık. 43/Zuhruf 3 ► Gece ve gündüzün peşi sıra gelmesinde, Allah’ın gökten indirip, yeri ölümünden sonra kendisiyle dirilttiği rızıkta/yağmurda ve rüzgârların çevrilmesinde akleden bir topluluk için ayetler vardır. 45/Câsiye 5 ► Şüphesiz ki odaların gerisinden sana seslenenlerin birçoğu akletmezler. 49/Hucurât 4 ► Bilin ki Allah, ölümünden sonra yeryüzüne hayat verir. Akletmeniz için ayetleri size açıkladık. 57/Hadîd 17 ► Korunaklı şehirler ve duvar gerisi siperler olmaksızın, sizinle topluca göğüs göğüse savaşmazlar. Kendi aralarındaki savaşları çetindir. Sen, onları birlik beraberlik içinde sanırsın. Oysa kalpleri paramparçadır. Bu, onların akletmeyen bir topluluk olmasındandır. 59/Haşr 14 ► Dediler ki “Şayet işitiyor ya da aklediyor olsaydık, alevleri dehşet saçan ateşin ehlinden olmazdık.” 67/Mülk 10
de ki ile başlayan ayetler