❄️ Borsada Ucuz Kalan Hisseler 2017
BorsaEn Ucuz Hisseler Borsada hisse senetlerine yatırım yapmak isteyen yatırımcıların sıkça karşılaştığı Borsadaki En Toplam 1 sayfa, 1. sayfa gösteriliyor. 1 Kripto Para Almadan Önce Bilinmesi Gereken 8 Terim
16 Aralık 2017 Cumartesi 01-16 ARALIK ARASI YORUM YAPTIĞIMIZ HİSSELER # asels bir düşüş daha bekliyorum. en büyük destek 28,90. kafamda çizdiğim rasimde 25-29 arsı bir dip sonra asli kanalı olan 28-36 arası işlem görmesi.
RT @hisse_yatirim: Genelde; “Bu çok yükseldi ya alınmaz” dediğimiz hisseler yükselmeye devam eder. “Çok ucuz, kasasındaki dövizin ederi piyasa değerinin üzerinde” dediğimiz hisseler yerinde sayar. Borsada 1-2 yıl geçirmiş herkes bunu fark etmiştir. 23 Jul 2022
Borsada Değer Kaybeden Hisseler 15.09.2017 18:35 Borsa İstanbul'da, bugün BIST 100 endeksi içinde en fazla değer kaybeden 20 hisse senedinin son ve önceki kapanış fiyatları ile günlük değişim oranları şöyle: (BIST 100) En çok düşen Kapanış Fiyatı Önceki Kapanış Değişim (%) Doğan Holding 0,98 1,02 -3,92 Türk Telekom
Kaynak: Stockcharts.com. Değerleme bazında, küçük hisseler ilk bakışta oldukça ucuz görünüyor. Ed Yardeni’nin grafiklerine göre, S&P 1500 ’deki en küçük 600 hisseden oluşan S&P 600 SmallCap endeksinin ileriye dönük fiyat-kazanç oranı 11’in altında. 2008 mali krizi hariç, bu oran grubun son on yıllarda gördüğü en
Hisse önerileri arasında Akbank, Doğuş Oto, İş Bankası (C), Tofaş gibi defansif hisseler yer alıyor. Aynı zamanda Halkbank, BİM, Tüpraş, THY ve Trakya Cam hisselerinin önerildiği de belirtiliyor. 10.31 X F/K oranından işlem gören BIST 100 endeksinin değerlemeler açısından gelişen piyasalara göre ucuz göründüğü
Aracı kurumların hisse için getiri beklentisi ise yüzde 12 seviyesinde bulunuyor. 2017 yılında yıldızı parlayacak hisseler. Veriler 15 Aralık itibariyledir. 2017 yılında öne çıkan şirketler bir değer yatırım gurusu olan Joseph Piotroski’nin F Skoru modelinin BIST 100’e uygulanması ile oluşturulmuştur.
UzunVade Borsa Yatırım hisse temettü kar payı dolar altın bist temel analiz uzun vade alınacak hisseler
F/K ve PD/DD'ye göre ucuz kalan hisseler. 1 / 5. 25 Eylül 2017 - 12:05 www.borsagundem.com. Geçen hafta, Kuzey Irak’taki referanduma ilişkin gelişmeler ve Türkiye-Almanya geriliminin tekrar gündeme gelmesi, TL varlıklara ve BİST’e satış getirdi. Bu dönemde piyasa değeri 100 milyon TL’nin üzerinde olan, 15 sektörden 43
ADhe. Geçen hafta, Kuzey Irak’taki referanduma ilişkin gelişmeler ve Türkiye-Almanya geriliminin tekrar gündeme gelmesi, TL varlıklara ve BİST’e satış getirdi. Bu dönemde piyasa değeri 100 milyon TL’nin üzerinde olan, 15 sektörden 43 hisseyi F/K ve PD/DD rasyolarını baz alarak inceledik. Uzmanlar, düşük değerlemede işlem gören bu hisselere dikkat çekerken, seçici alım’ önerisinde bulunuyor. Zirve seviyesi 29 Ağustos’ta gördükten sonra gevşeme içine giren BtST-100, geçen hafta dünya piyasalarında negatif ayrıştı ve kadar geriledi. Kuzey Irak’ta Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin IKBY yapmayı planladığı referandum jeopolitik riskleri yükseltirken, TSK’nin Habur sınırında askeri tatbikat yaptığına ilişkin haber akışıyla TL’de hızlı değer kayıpları oluştu. Türkiye-Almanya gelişmelerinin tekrar gündeme gelmesi de bunda etkiliydi. TL’deki değer kayıplan ve risklerin yükselmesiyle BİST’te de satış baskısı güçlenerek devam etti. SOLUKSUZ GERİLEME’ Kuzey Irak’a ilişkin haber akışının piyasaların ana gündemi olacağını söyleyen Şeker Yatırım analistleri, referandum kararının ertelenmesi durumunun TL’ye ve BİST’e toparlanma getirmesini bekliyor. “Siyasi tansiyonun sürmesi ve kısa vadede yurtiçine yönelik pozitif beklenti kalmaması ise TL’deki ve BİST’teki negatif ayrışmayı ve satış baskısını devam ettirebilir” diyor. Iş Yatırım analistleri ise jeopolitik riskleri flyatlayan Türkiye varlıklarının hisse senedinden dövize, TL tahvilden Euro tahvillere uzanan genel bir satış dalgasıyla karşı karşıya olduğunu belirtiyor. Endeksin eylül başından beri yaklaşık yüzde 6 değer kaybettiği bilgisini paylaşan İş Yatırım analistleri, küresel piyasalarda satış baskısı olmadan altına soluksuz gerileyen BİST’in teknik olarak zayıf gözüktüğünün altını çiziyor. Dünya piyasalarında oluşabilecek olumlu havanın, endeksi kadar geriletebileceğim öngörüyor. RASYOLARIN ANLAMI Piyasalarda gelişmeler böyleyken, Ekonomist olarak yatırım kararlarında önem arz eden Fiyat^Kazanç F/K ve Piyasa Değeri/Defter Değeri PD/DD rasyolarım mercek altına aldık. Borsa-nın sektör ve hisse bazlı olarak F/K ve PD/DD rasyolarında en ucuz kalan hisselerini araştırdık. 15 sektörü inceledik ve her sektörün son 12 aylık sürede F/K ve PD/DD oranı rasyolarına göre düşük değerlemede işlem gören hisselerini tespit ettik. Piyasa değeri 100 milyon TL’nin altındaki şirketleri liste dışında bıraktık. Sonuçta 15 sektörden 43 hisseye haberimizde yer verdik. Bu noktada F/K ve PD/DD kavramlarını açıklamak gerekiyor. F/K oranı, hisse fiyatının hisse başına düşen kâra bölünmesiyle bulunuyor. Bu oran, şirketin elde edeceği 1 TL kâr için yatırımcıların yapacağı ödeme rakamını gösteriyor. Bu oranın yükselmesi hisse fiyatlarının pahalı, düşmesi ucuz olduğuna işaret ediyor. Uzmanlar, F/K oranının emsallerine göre düşük olmasının, o hissenin alıma uygun olduğunu gösterdiği bilgisini veriyor. Hissenin piyasa değerinin öz sermayeye bölünmesiyle hesaplanan PD/ DD oranına bakılarak ise bu hissenin iskontolu ya da primli işlem gördüğü sonucuna ulaşılıyor. PD/DD’nin l’den küçük olması hissenin özvarlıklarının altında, l’e eşit olması özvarlıklarına eşit, l’den büyük olması özvarlıklarının üzerinde değere satıldığını gösteriyor. Uzmanlar, bu oranın hissenin yer aldığı sektör ortalamasının altında kalmasını hisse için olumlu’ olarak yorumluyor. NELERE DİKKAT ETMELİ? Ahlatçı Yatırım Araştırma Uzmanı Muammer Demir; yatırımcıların, ilgilendikleri hisseyi yurtiçi ve yurtdışın-daki emsallerinin sahip olduğu F/K ve PD/DD oranlarıyla karşılaştırarak daha doğru yatırım kararı verebildiklerini ifade ediyor. “Diğerlerine göre ucuz kaldığını düşündüğü hisseye yatırım yapan yatırımcı sayısının artması, hissenin performansına olumlu katkı sağlıyor” diyen Demir, bu iki rasyoyla ilgili dikkat edilmesi gereken önemli noktaların olduğuna da dikkat çekiyor. F/K hesaplamasında şirketin hisse senedinin ve kâr rakamının ön planda olduğunu söyleyen Muammer Demir, PD/DD hesaplamasında şirketin öz varlık değerinin öne çıktığını kaydediyor. Demir, ilgili dönemde şirketin kârına ve öz kaynaklarına olumlu yansıyacak gelişmelerin devamlı mı, tek seferlik mi olduğuna dikkat edilmesi gerektiği uyarısında bulunuyor. Muammer Demir, bu rasyolarla ilgili diğer önerilerini şöyle sıralıyor “Şirket hissesinin geçmiş F/K ve PD/DD rakamları, diğer değerleme rasyoları kullanılarak analiz edilmeli. Şirketin sektörü ve sektördeki diğer şirketlerin oranları incelenmeli. Şirketin fınansallan dikkate alınmalı ve geleceğe yönelik beklentiler değerlendirilmeli.” HANGİ ŞİRKETLER? Öneriler böyleyken, ilgili rasyolara göre hangi sektör ve şirketlerin öne çıktığına bakmak gerekiyor. 2017 başından bu yana endeksin yüzde 40 yükseldiği bilgisini aktaran Gedik Yatırım’ın araştırma uzmanı Ali Erkan Tanacıoğlu, bu yükselişte sanayi şirketlerinin piyasa değerindeki artışların şirket rasyolarım tarihsel ortalamalarına yaklaştırdığını belirtiyor. Tanacıoğlu, bankaların da tarihsel ortalamalarına göre iskontolu işlem gördüğünü dile getiriyor. UCUZ HİSSE VAR MI? Alnus Yatırım Araştırma Uzmanı Vahap Taştan, F/K oranlarına göre cari olarak gıda ve kimya sektör ve hisseleriyle bazı sanayi hisselerinin ucuz olduğunu söylüyor. “F/K değerine göre ucuz olan hissede pozisyon almak isteyen yatırımcılar, gıdada Coca Cola İçecek, Banvit, Ülker Bisküvi’yi; kimyada Deva Holding’i takip edebilir” diyen Taştan, sanayi hisseleri arasında Sasa Polyester, Brisa, GOOD Year, Tümosan ve Otokar’ı işaret ediyor. Vahap Taştan, F/K ve PD/DD oranlarının yukarı gideceği bir döneme girildiğini ve bu oranlara bakarak yine bu hisselerin izlenebileceğini vurguluyor. Ahlatçı Yatırım’dan Muammer Demir ise F/K ve PD/DD açısından bina malzemeleri ve kimyanın öne çıkacağını öngörüyor. Kurumun bu öngörüyle takip ettiği hisseler ise Kordsa, Trakya Cam ve Anadolu Cam. Endekste bir yıllık tahminimiz Mehmet Ali Kalfa Piramit Menkul Kıymetler Portföy Yönetim Müdürü EN UCUZ İKİNCİ SEVİYE Irak ve Suriye kaynaklı jeopolitik sorunlarla gelen kâr satışları, BİST’İ geriletti. Endeksin geldiği bu seviyeler, 2013 Mayıs’tan beri değerleme olarak en ucuz ikinci seviye. Orta vadede çarpanlar itibarıyla cazip fiyatlarda olan BİST’in yılsonuna kadar test etmesi şaşırtıcı olmayacak. POZİTİF BEKLENTİLER Bir yıllık uzun vadede, ekonomiye ve şirketlere yönelik beklentimiz, pozitif. Hükümetin istihdam, yatırım, teşvik çalışmalarının etkisiyle ve iç talebin canlanacağı, ihracatın büyümeye net katkı sağlayacağı, 2018 başından itibaren enflasyonun düşmeye başlayacağı beklentisiyle, kârlar 20l8’de de korunacak. SEÇİÇİ’ OLUN Yatırımcılar, son üç haftadır gelen satışları küçük bir düzeltme olarak değerlendirmeli. Bu döneme kadar borsaya yatırım yapmamış yatırımcılara, seçici’ olmak kaydıyla bu durumu borsada alım’fırsatı olarak görmelerini öneriyoruz. CEREN ORAL Para Kazandıracak İş Fikirleri Popüler İş Fikirleri İş Kurmak İçin 50 İş Fikri Önerisi Hızlı Para Kazanma Yolları ve İş Fikirleri
Dövizsiz kalınabilir mi? Kalınabiliyormuş. On milyar dolar rezerv satıldığı zaman bile alarma geçtiğimiz –çünkü kur seviyesi tek taraflı rezerv satışıyla savunulamaz; sadece rezerv eritirsiniz- günler geride kaldı. En son Ocak 2014’te bu heyecanı yaşamıştık Kur, politika faizinin resmen 4,5’den 10’a filli fonlama açısındansa 7’den 10’a yükseltilmesiyle tutulabilmiş, önceki iki haftada yapılan satışlar boşa gitmişti. Kasım 2019’dan bu yana, 33 ayda yapılan satışlar ne kadar? Evet, BOTAŞ’a satışlar var. Evet, ilk bahsedilen 128 milyar doların bir kısmıyla özel sektör ucuz tarafından açık pozisyonunu kısmen kapatmış oldu. Ama bunlar sadece kısmi açıklamalar sağlıyor. Bu kadar rezerv kaybedilir, üstelik bir taraftan rezerv birikmesine rağmen satışlara devam edilirse swap hariç net rezervlerin ocak ayına göre hiç düzelmeyip hep 55 milyar dolar civarında olmasına şaşırmamak lazım. Rezerv tutmak zorunlu mudur, çok mu gereklidir diyenler çıkabilir. Döviz rezervleri en çok sürekli dış ticaret açığı ve cari açık veren, devamlı döviz açığı olan ekonomilere gerekiyor. Ayrıca özel sektörü masif biçimde döviz borçlusu olup açık pozisyon da taşıyan, dolarizasyona maruz kalmış ve kamunun iç piyasada bile döviz cinsi veya dövize endeksli borçlandığı ekonomilerde çok önemli olabiliyor. Ayrıca bu derece ekside seyreden swap hariç net rezervin risk primine yansımaması mümkün değil. Esasen konu sadece rezerv satışı meselesi değil Esas konu makroekonomik politika çerçevesinin kendisi –veya tam olarak ne olduğunun anlaşılamaması. Bakalım. En basit model çerçevesinde temsil edilen aşağıdaki fonksiyonel biçim herhangi bir küçük açık ekonomiye’ teknik terimdir; small open economy, burada örnek olarak Türkiye’ye, sermaye akışlarını gösterir. Elbette uluslararası yatırımcının risk sever türden olmadığını varsayıyoruz. CF = C [e*/e 1-p 1+rABD – e*/e 1+rT – DTp]. İlk iki terim Türkiye’nin ihraç ettiği dolar cinsi bonoları ve ikincisi de Amerikan Hazine tahvillerini gösteriyor; son terimse Türkiye’nin dolar cinsi bonoları üzerindeki risk düzeltme faktörü oluyor. DT yabancı yatırımcıların riskten kaçınma faktörü ve p getirilerin oynaklığı yerine geçiyor. Nominal döviz kuru e ile gösterilirken e* ise bir dönem sonraki beklenen kurdur. Demek ki, Türkiye’nin –iç piyasada veya dışarda- ihraç ettiği dolar cinsi bonoların beklenen reel getirisi ne kadar yüksekse veya ABD Hazine tahvillerinin beklenen reel getirisi ne kadar düşükse veya dolar cinsi Türkiye kağıtlarının riski ne kadar düşükse, Türkiye’ye giren sermaye miktarı menkul kıymetlere portföy girişleri, doğrudan yabancı sermaye yatırımları değil o kadar fazla olur. Elbette kurun bir dönem sonra artacağı beklentisi girişleri azaltır. Bu iddia, tam olarak, pek çok analistin gündelik dilde söylediklerinin bir tekrarı oluyor. Arbitraj denklemini kullanarak sermaye akışı denklemi şu şekilde yeniden yazılabilir CF= C [1+r – e*/e 1+rT + D-DT. Yabancı yatırımcıların riskten kaçınma katsayıları ortalama risk katsayısından yüksekse, DT>D, risk algılamasındaki bir artış hem sermaye çıkışına hem de kamu borcunun faiz oranında bir artışa yol açar. Demek ki risk algılamasındaki artış risk priminin yükselmesine götürür. Bitti, nokta. Politika faizini ister indirin ister artırın Risk algılamasına ne olduğu asıl meseledir. Kaldı ki politika faizi sanılan şey çoktan “içselleşmiş” endogenous olabilir. Yani “dışsalmış” exogenous gibi düşünerek faizi düşürseniz/artırsanız bile diğer faizleri etkileyecek konumda değildir. Ya da durum öyledir ki artırırsınız işe yaramaz düşürürsünüz işe yarar veya tersi Yanlış zamanda yapılan artış kötü sonuç verebilir yanlış zamanda yapılan indirim de olumsuz neticelenebilir. Yabancıların portföy yatırımlarının kuruduğu bir ortamda, risk primi halihazırda zaten çok yüksek olduğu için dövizle borçlanma maliyetinin de yükseldiği bir zeminde portföy iştahını geri getirmek dışında kaynak bulmak zordur. Swap var denebilir, ama o kaynak sayılmaz. Risk primi aynı kalsa bile sadece ABD faizlerindeki bir artış nedeniyle dahi aradaki farkı koruyacak spread TL cinsi faiz artışı yabancılar tarafından talep edilebilir. ABD 10 yıllıklarının getirisiyle başka bir ülkenin çıkardığı 10 yıllık dolar cinsi tahvillerin getirisi arasındaki ilişki ortalama olarak “aradaki farkı muhafaza eden” türden olabilir. Bu durumda ne olmalıdır? Bu durumda bir küçük açık ekonomi’ faizlerinin piyasa faizleri daha da artmamasını istiyorsa ve politika faizinin yükseltilmesine mecbur kalmamayı arzuluyorsa risk primini düşürecek başka adımlar atmalıdır. Nedeni açıktır Belli risk parametreleri dengesi oluşmuş iken, başka hiçbir değişiklik olmasa dahi sadece ABD faiz artışının etkisiyle aradaki spread’i korumak için ABD faizindeki artış kadar bir faiz artışı gerekecektir. Daha fazla olabilir, daha az olabilir ama vade uzadıkça en azından spread muhafaza edilecek şekilde bir ortalama düzeltme olacaktır. Bunu istemiyorsanız doğrudan üçüncü terimi, yani risk primini düşürecek güven artırıcı önlemler gerekecektir. Önümüzdeki bir yılın manzarası budur. Üstelik gelmekte olan küresel resesyona –haliyle ihracata negatif yansıyacak ve dış ticaret açığını daha da artırabilecektir- rağmen budur çünkü ne Fed ne ECB resesyon riski var diye hemen geri adım atacak değil.
Borsada En Ucuz Hisseler 2022 yazımız ile karşınızdayız. Son zamanlarda etkisi bir nebze de olsa yitiren hisse senetleri arasında en ucuz olanları özellikle de 1 tl nin altındaki hisseler 2022 sizler için listeledik. Bu hisse senetleri piyasalarda bulabileceğiniz diğerlerinden daha ucuz olan emtialardır. Bu veriler F/K ve PD/DD gibi verilerden yararlanılarak hazırlanmıştır. Fakat bu yazımızda geçen hiçbir para birimi, hisse senedi veya yatırım aracı yatırım tavsiyesi içermemektedir. Herhangi bir yatırım danışmanlığı yapmamaktayız. Konular ile alakalı araştırmanızı yapmanız gerekmektedir. 10 İhlas Ev Aletleri IHEVA Borsada En Ucuz Hisseler 2022 yazımızın ilk emtiası IHEVA, İhlas grubunun ev aletlerine ait olan bu hisse 1970 yılından bu yada faaliyette olan İhlas Grup aittir. Son dönemlerde oldukça popüler olan bu hisse senedi, normalde 0,3-0,7 TL arasında seyrederken Şubat 2020’ye doğru 3,20 TL seviyelerine vararak rekor bir yükseliş göstermiştir. Dipten alanlara 10 kata yakın para kazandırmıştır. Fakat sonrasında günümüze doğru oldukça düşen IHEVA yukarıdan alanlar için oldukça düşük konumdadır. 24 saatlik hacmi 4,5 milyon Türk Lirası civarında seyremektedir. Anlık Fiyatı 1,06 Türk Lirası9 Martı Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı MRGYO 1967 yılında kurulan ve 50 yılı aşkın süredir hizmet veren bir kuruluştur. MRGYO, 2022 ucuz hisseler arasında 9. sırada yer almaktadır. Özellikle tatil beldeleri yapımında etkin rol oynamaktadır. Şimdiye kadar sayısız iş yapmış bir firmadır. 2021 yılının başlarına doğru 2,75 TL seviyelerinde seyrederken oldukça düşen ve 0,89 TL seviyelerinde seyreden IHLGM, anlık olarak 1,03 TL fiyatından işlem görmektedir. Güncel Fiyatı 1,06 Türk Lirası8 Işıklar Enerji ve Yapı Holding IEYHO IEYHO 1 tl nin altındaki hisseler 2022 arasındadır. Hisse senedinin şirketi olan Işıklar Holding, 1993 yılında kurulmuş olan bunun yanında da oldukça etkin bir yapıya sahip kuruluştur. Bunun yanında enerji, yapı ve çeşitli sektörlerde öncü olan Işıklar Holding 2021 yılının başlarına doğru 1,8 TL seviyelerinde seyrederken oldukça düşen ve 0,86 TL seviyelerinde seyreden IHLGM, anlık olarak 1 TL fiyatından işlem görmektedir. Güncel Fiyatı 0,83 Türk LirasıBu içeriğimize benzer olan En Ucuz Coinler yazımızı da inceleyebilirsiniz. 7 Yeşil GYO YGYO Borsada en ucuz hisse senetleri 2022 yazımızın 7. hisse senedi YGYO, 1997 yılında kurulmuştur. Gayrimenkul sektöründe oldukça tanınmış ve bilinen bir firmadır. Bunun yanında hisse senedi bazında da YGYO’da bilinirliği ile ön plandadır. Ayrıca 2021 yılının başlarına doğru 2 TL seviyelerinde seyrederken oldukça düşen ve 0,86 TL seviyelerinde seyreden IHLGM, anlık olarak 0,95 TL fiyatından işlem görmektedir. Güncel Fiyatı 0,86 Türk Lirası6 İhlas Gayrimenkul IHLGM İhlas Grubu’nun bir diğer kolu da gayrimenkul tarafıdır. Gayrimenkul yapımında da oldukça fazla rol oynayan IHLGM oldukça meşhur bir hisse senedidir. Ayrıca en ucuz senetleri listesinde de yerini almıştır. Bununla birlikte 2021 yılının başlarına doğru 1,40 TL seviyelerinde seyrederken oldukça düşen ve 0,81 TL seviyelerinde seyreden IHLGM, anlık olarak 0,93 TL fiyatından işlem görmektedir. Güncel Fiyatı 0,78 Türk Lirası5 İhlas Gazetecilik IHGZT İhlas Grubu’nun bir diğer kolu da yayın tarafıdır. Türkiye Gazetesi, İHA Haber Ajansı gibi kuruluşlara sahip olan IHGZT oldukça bilinen bir hisse senedidir. Ayrıca en ucuz senetleri listesinde de yerini almıştır. Bununla beraber 2021 yılının başlarına doğru 2,48 TL seviyelerinde seyrederken oldukça düşen ve 0,72 TL seviyelerinde seyreden IHYAY, anlık olarak 0,82 TL fiyatından işlem görmektedir. Güncel Fiyatı 0,67 Türk Lirası4 Adese Alışveriş Merkezleri ADESE Borsada En Ucuz Hisseler 2022 yazımızın 4. hisse senedi ADESE, Türkiye’nin en bilindik marketlerinden olan ve hali hazırda 2 adet AVM’ye sahip Adese Grubu’nun hisseleri de en ucuz listemizde yerini almış durumdadır. Grafiğine bakacak olursak da 2021 başlarında 2,80 TL seviyelerinde olan ADESE hissesi sonrasında 0,70 TL seviyelerine düşmüştür. Anlık olarak aralık ayında 0,79 TL değerindedir. 2022’de ne olacak bize zaman gösterecek. Güncel Fiyatı 0,79 Türk Lirası3 İhlas Yayın Holding IHYAY İhlas Grubu’nun bir diğer kolu da yayın tarafıdır. TGRT Haber, Türkiye Gazetesi, İHA Haber Ajansı gibi kuruluşlara sahip olan IHYAY oldukça bilinen bir hisse senedidir. Ayrıca en ucuz senet listesinde de yerini almıştır. Bununla beraber 2021 yılının başlarına doğru 1,30 TL seviyelerinde seyrederken oldukça düşen ve 0,70 TL seviyelerinde seyreden IHYAY, anlık olarak 0,77 TL fiyatından işlem görmektedir. Güncel Fiyatı 0,68 Türk Lirası2 Kervansaray Yatırım Holding KERVN Kervansaray Yatırım Holding en ucuz hisseler 2022 arasında bulunmaktadır. 1950’li yıllarda ticaret hayatına başlamış ve bu süreçte bebek kıyafetleri satarken daha sonraki yıllarda yetişkin kıyafetleri de satmaya başlamıştır. Ayrıca işlerini büyümüştür. Bunun yanında 2021 yılının başlarında oldukça yüksek olan ve 1,40 Türk Lirası bandında hareket eden KERVN, eylül ayında 0,48 Türk Lirası seviyelerine kadar gerilemiştir. Bununla beraber de anlık fiyat 0,63 TL seviyelerindedir. Güncel Fiyatı 0,54 Türk Lirası1 İhlas Holding IHLAS Borsada En Ucuz Hisseler 2022 yazımızın 1. hisse senedi IHLAS, 31 şirketi olan, bunun yanında 2700’den fazla çalışan barındıran bir şirkettir. 50 yılı aşkın süresi ile köklü bir şirkettir. İnşaat, medya ve mutfak aletleri başta olmak üzere sayısız dalda faaliyetlerini gerçekleştirmektedir. Hisse senedi bölünmesinden sonra 1 TL altına düşen IHLAS, ekim ayında 0,55 TL seviyelerini görmüştür. Daha sonra aralık ayına kadar olan süreçte çıkış sağlamış ve 0,63 TL seviyelerine ulaşmıştır. Hacmi ise 30 milyon liranın üzerinde seyretmektedir. Güncel Fiyatı 0,57 Türk Lirası1 TL’nin Altındaki Hisseler Aşağıda piyasalardaki en düşük fiyatlı hisse senetlerini sizler için listeledik. Gerekli araştırmaları yapabilirsiniz. Önbilgileri yukarıda paylaştık. Hisse KısaltmasıHisse AdıFiyatıIHEVA İhlas Ev Aletleri 1,06 ₺MRGYO Martı Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı 1,06 ₺IEYHO Işıklar Enerji ve Yapı Holding 0,83 ₺YGYOYeşil GYO0,86 ₺IHLGM İhlas Gayrimenkul 0,78 ₺IHGZT İhlas Gazetecilik 0,67 ₺ADESE Adese Alışveriş Merkezleri 0,79 ₺IHYAY İhlas Yayın Holding 0,68 ₺KERVN Kervansaray Yatırım Holding 0,54 ₺ IHLAS İhlas Holding 0,57 ₺Bu yazımızda geçen hiçbir para birimi, hisse senedi veya yatırım aracı yatırım tavsiyesi içermemektedir. Herhangi bir yatırım danışmanlığı yapmamaktayız. Konular ile alakalı araştırmanızı yapmanız gerekmektedir. PD/DD, yani piyasa değeri/defter değeri oldukça önemli değerleri ifade eder. Ayrıca bir hisse senedi alım satımındaki en önemli detayları temsil etmektedir. İngilizcede de bu ifade geçmektedir. Bir firmanın kendi sermayesine karşılık gelen piyasada değerini bize anlatan araçtır. Bu araç aracılığıyla en ucuz hisseler İhlas Holding IHLASKervansaray Yatırım Holding KERVNİhlas Yayın Holding IHYAYİyi bir şekilde araştırarak bu hisse senetleri üzerinde araştırmanızı yapabilirsiniz. Teknoloji ve Ekonomi kategorimize buradan ulaşabilirsiniz. Buradan ise ana sayfasına gidebilirsiniz. Son olarak Borsada En Ucuz Hisseler 2022 yazımızı okuduğunuz için teşekkür ederiz. Bu yazımızda geçen hiçbir para birimi, hisse senedi veya yatırım aracı yatırım tavsiyesi içermemektedir. Ayrıca herhangi bir yatırım danışmanlığı yapmamaktayız. Konular ile alakalı araştırmanızı yapmanız gerekmektedir.
Ekonomi cephesinde yeni bir şey olmayınca doğrusu yazma hevesi de azalıyor. Özellikle seyir halindeki geminin yanlış olan rotası düzeltileceğine sürekli denizdeki fırtına, yakıt temininde sıkıntı, havanın sisli oluşu gibi dış faktörler suçlanınca hedefe ulaşmak imkansızlaşıyor. Hoş artık hedefin ne olduğu da belli değil; varılacak limandan umut kesilmiş, sadece geminin ayakta durmasına ve seyrine devam edebilmesine çalışılıyor gibi bir görüntü var. Ülkenin ulusal parası vaktiyle Asaf S. Akat’ın tanımladığı gibi dandik para haline gelince çarpıklaşan bir çerçeve içinde çifte paralı ve çifte açıklı bir piyasa ekonomisinde dengelerin kurulması çok zorlaşıyor. Dış ticaret ve cari açık, dış ve iç borç, döviz ve TL mevduat, MB döviz rezervi, enflasyon, vergi gelirleri gibi pek çok değişkende çoğunlukla uygulanan politikalardan kaynaklanan esneklik kaybı, hem durumun giderek kötüleşmesine yol açıyor, hem de düzeltici tedbir tasarımına alan bırakmıyor. Hazine’nin hem ucuz fonlama yapması, hem de kur riskini üstlenmesiyle bu yılın ilk yarısında geçen yıla göre karını dört kat arttıran bankalar sistemin tek istikrarlı ayağı gibi görünmekle birlikte kredilerdeki temkinli tutumlarından ve faizi arttırma eğilimlerinden, takipteki krediler ve döviz pozisyon açıkları gibi önemli riskleri bulunduğu anlaşılıyor. Yani durum umut verici değil. Hem para, hem maliye politikaları tıkalı Manevra alanının nisbeten daha fazla olduğunu varsaydığımız bütçe dengesinde de ciddi sorun var. Daha Haziran ayında bir yasa ile ek bütçe ihtiyacı doğması yeterli bir belirti, ama burada bitmiyor. Orijinal bütçede milyar TL olan vergi gelirine ek bütçe ile milyar TL daha vergi ekleniyor. Bu ilave vergi bütçesinin içinde Gelir Vergisi 55 milyarTL beyana dayalı sadece 6 milyar TL, Kurumlar Vergisi 316 milyar TL, Dahilde KDV 163 milyar TL, İthalde KDV 284 milyar TL ve ÖTV 157 milyar TL yer tutuyor. İlk bütçeden kalan 549 milyar TL ile birlikte bundan sonra yılsonuna kadar milyar TL gibi çok yüksek tutarda vergi toplanması öngörülüyor. Ek bütçe ile döviz ve enflasyon öngörüsünü yapamadığını kabul eden kamu yönetimi, gerçekleşmesi kuşkulu bir ek vergi bütçesi ile ikinci bir risk almış oluyor. Kaldı ki bu vergilerdeki dolaylı vergi ağırlığı, seçim atmosferinde doğrudan halk kitlelerine yüklenecek ve enflasyonu da arttıracak, yani siyasi amaca da ters düşen bir inisiyatif alınıyor. Bütçede çok dikkat çekici bir alarm da bütçe gelirlerinin, sadece faiz giderlerinin bile altında kalması trilyon ve trilyon TL Ayrıca yıllardır vaadedilen 3600 ek göstergenin, bazı memur kategorilerinin kapsam dışı bırakılmasıyla da olsa, nihayet verilmesi ile 24 milyar TL ek bir yük de üstlenilmiş oldu. Açık ki seçim öncesinde yalnızca para politikasında değil, maliye politikasında da çok sıkıntılı bir konum söz konusu. Son olarak Hazine nakit açığı’nın Temmuz’da milyar TL ile tarihi zirveyi görmüş olmasını kaygı verici bir işaret olarak not etmeliyiz. Ekonomi yönetiminin düzelme için artık 2023’ü işaret etmesi ve sabır istemesi de bunu doğruluyor. Enflasyon da artış trendini sürdürüyor. TÜİK rakamlarıyla Temmuz’da TÜFE % ve yıllık olarak da % oldu. Bu arada döviz hassasiyeti, küresel nedenlerle CDS düzeyi 736’ya gerilediği halde, en üst düzeyde devam ediyor; 7 aylık rezerv satışının 66 milyar dolar olduğu hesaplanıyor. Üstelik döviz talebini kısmen de olsa durduran KKM uygulamasının üç ayda kamuya maliyetinin 55 milyar TL olduğu görülüyor. Üstelik ithalat ve borç ödemesi nedeniyle oluşan döviz talebi doğal olarak devam ediyor. Döviz mevduatı’nın %65’lerden %55’e düşmesine ve sürekli rezerv satışına rağmen döviz kurunun yükseliş trendinde olması da bunu gösteriyor. İthalatı kısmak ve tarife dışı engeller koymak büyümeyi durduracağı için istenmiyor. Toplam borç yükünün % 60’ı, iç borçların da dörtte biri döviz. Kamu borcunun çok büyük bir bölümü de dövize ve enflasyona endeksli. Bu nedenle enflasyonun bütçeye sağlayabileceği potansiyel bir katkı da söz konusu değil. Küresel stagflasyon kapıda Küresel planda da çalkantılı bir dönem yaşıyoruz. Geçen hafta imalat sanayii, istihdam ve PMI verilerinde başta ABD olmak üzere küresel verilerin olumlu gelmesi borsalardaki inişi durdururken dolar ve altın fiyatları birlikte arttı. Göstergelerin birlikte yükselmesi garip. Ama ABD’nin %9 çıkan Haziran enflasyonundan sonra faiz artışlarına devam etmesi kesin gibi. Bu bizim için finansmanın daha kıt ve pahalı olması demek. Dış ticaret açığı Temmuz’da daha da kötüleşti; 2021’e göre %145 artışla milyar TL olarak gerçekleşti. İthalat %41 artarken ihracat artışı % kaldı. Euro dolar paritesinin düşmesinin de aleyhimize olduğu malum. Gelişmiş ülkelerdeki enflasyonun talep değil arz kısıtları nedeniyle olması anti enflasyonist politikaların resesyona yol açması ve küresel planda stagflasyonun kalıcı hale gelmesi sonucunu doğurabilir; Roubini’nin görüşü bu yönde. Covid varyantları da aynı yönde etki yapıyor. Bu da hisse senedi piyasalarını çökertebilir. Yani dış konjonktürden dışsal katkı almamız da uzak ihtimal. Artık çabamız, hayat pahalılığı ve enflasyonla zaten uzun zamandır günlük hayatlarımızda hissettiğimiz krizin önümüzdeki aylarda bir ödemeler dengesi krizine, yani iktisatçıların deyimiyle “ani duruş”a dönüşmesini önlemeye yoğunlaşmalı.
borsada ucuz kalan hisseler 2017