🦛 The Marmara Pera Sergi Salonu
pIUl. ANA SAYFA / SERGİLER / İLHAMI MARIO LEVININ KİTABINDAN Mario Levi’nin aynı isimli kitabından ilham alan “İçimdeki İstanbul Fotoğrafları” sergisi, 31 Mayısa kadar The Marmara Pera Sergi Salonu’nda görülebilir. ABONE OL 2 Nisan 2018 Pazartesi 0000 Son Güncellenme 2 Nisan 2018 Pazartesi 0000 1/4 Mario Levi’nin aynı isimli kitabından ilham alan “İçimdeki İstanbul Fotoğrafları” sergisi, 31 Mayısa kadar The Marmara Pera Sergi Salonu’nda görülebilir. 2/4 Mario Levi’nin unutulmaz eseri “İçimdeki İstanbul Fotoğrafları”, 40 Haramiler proje ekibi tarafından Muammer Yanmaz küratörlüğünde fotoğraflandı. 3/4 Sergide yer alan 45 fotoğrafçıdan her biri, bir senelik zaman diliminde kitaptan bir paragraf seçerek, sinemasal anlatımla bu paragraflara özel dört kareden oluşan siyah beyaz fotoğraflar üretti. 4/4 Sergi kapsamında Mario Levi ve kızı Pınar Levi’nin fotoğrafları da sanatseverlerle buluşacak.
Mario Levi’nin kitabından ilham alan sergi. “İçimdeki İstanbul Fotoğrafları” sergisi 31 Mayıs’a kadar The Marmara Pera Sergi Salonu’nda Mario Levi’nin aynı isimli kitabından ilham alan “İçimdeki İstanbul Fotoğrafları” sergisi, 40 Haramiler proje ekibi tarafından Muammer Yanmaz küratörlüğünde fotoğrafa uyarlandı. 1 Nisan – 31 Mayıs tarihleri arasında ziyarete açık olacak sergide, 45 farklı fotoğraf sanatçısının, kitaptan seçtikleri paragraflar için sinemasal anlatımla ürettikleri siyah-beyaz eserleri yer alıyor. The Marmara Pera; “Pera’da Sanat” konseptiyle yine sıra dışı bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Mario Levi’nin unutulmaz eseri “İçimdeki İstanbul Fotoğrafları”, 40 Haramiler proje ekibi tarafından Muammer Yanmaz küratörlüğünde fotoğraflandı. Sergi, 1 Nisan – 31 Mayıs tarihleri arasında sanatseverlere açık olacak. Sergide yer alan 45 fotoğrafçıdan her biri, bir senelik zaman diliminde kitaptan bir paragraf seçerek, sinemasal anlatımla bu paragraflara özel dört kareden oluşan siyah beyaz fotoğraflar üretti. Sergi kapsamında Mario Levi ve kızı Pınar Levi’nin fotoğrafları da sanatseverlerle buluşacak. Sergiye katkıda bulunan fotoğrafçılar ise şöyle Arzu Acar, Aysu Acar, Ayşe Bafralı Özer, Banu Okunakul Gündoğdu, Beray Aytek, Bülent Çakır, Deniz Coşgun, Deyiş Yıldıran, Didem Ergüven Tatlıdil, Egemen İlbeyli, Emek Yurdanur, Evrim İlbeyli, Feyza Bayramoğlu, Gülay Sayoğlu, Gülce Sürgit, Hüseyin Güneray, Ilgın Erarslan Yanmaz, Işıl Dağdevirenel, Levent Arslan, Lütfiye Ban, Mario Levi, Merve Sönmez, Meryem Ebru Canbolat, Muammer Yanmaz, Nevin Yağmur, Nil Ayral, Nilüfer Erdoğan, Niyazi Erdoğan, Nur Su Yaman, Nuray Başer Demirci, Özlem Bozkurt, Pınar Levi, Pınar Yavuz, Refik Aytek, Sadık Kuzu, Sema Abakay, Sema Balcı, Seval Taşyaran, Sinan Tınaztepeli, Şila Horoz, Yeliz Dinçel Gürsu, Zafer Ulavur, Zafer Uysal, Zeynep Taner, Züleyha Uğrak
Altı sanatçının “The Art Room” projesiyle, bir ay boyunca atölyelerini kurduğu The Marmara Pera’da şimdi sergi zamanı! Sanatçıların, ziyaretçilerle bir araya gelerek ortaya çıkardıkları eserler 10 – 28 Şubat tarihleri arasında The Marmara Pera’da Playground sergisiyle sanatseverlerle buluşacak. Sanatın her ayrıntıda kendini gösterdiği The Marmara Pera’nın altı sanatçıya ev sahipliği yaptığı Sanatçıya Ait Bir Oda “The Art Room” projesinde atölye sürecinin sonuna gelindi. Cubis Art İstanbul ile iş birliği yapan The Marmara Pera, sanatın hayata ve şehre karışarak sanatseverlerle bir araya geldiği proje kapsamında salonunu sanatçılar için atölyeye dönüştürdü. Atölye sürecinin sonunda ortaya çıkan eserler ise 10-28 Şubat tarihlerinde The Marmara Pera’da sergilenecek. Proje boyunca sanatçıların çalışmalarına ve yaratım süreçlerine yakından şahit olma fırsatı yakalayan sanatseverler, bu sergi ile ortaya çıkan eserleri görebilecek.
Basın Bülteni Katılımcılar “ALGI KAPILARI” SERGİSİBir takım yanılsamaların, kavramların içeriğini yuttuğu bir ortamda görsellik, kuşkusuz içi boş bir kavramdır. Gözlerimiz açıkken bazı şeyleri görebiliriz, peki ya kapalıyken gördüklerimiz? Van Gogh’un gördüğü iskemle ile kendi gördüğümüz arasındaki fark, algının olağanüstü gerçek bir sembolü müdür? Öte yandan kadın modellerine elmaya benzemelerini söyleyen Cezanne’in tam olarak aradığı, elbette Platon’un idealarından farklı bir şey değildi. Duygular, duyular, içgörüler ve hayallerin özel olduğunu, bunların sembollerle ve ikincil ellerin aracılığı olmadan iletilemeyeceğini söyleyen Aldous Huxley, bu serginin ismine ilham veren ve serginin oluşmasına neden olan “Algi Kapıları” adli kitabında, gördüklerimizle algıladıklarımız arasındaki sınırlara değiniyor ve sözcükler seslendirilse bile, tam olarak hiçbir şeyi anlatmadıklarını, gönderme yaptıkları şeylerin, birbirini dışlayan deneyim dünyası olduğunu savunuyor. Buna göre, görsel, sezgisel veya müzikal bir deha olarak doğmamışsak, L. Da Vinci’yi ya da Beethoven’i tam olarak anlamamız olanaksızdır. Diğer taraftan, sanat gerçekten de insanlığın anadili ise ve görevi ille de görevi olması gerekiyorsa söylediğinin aksine “dünyayı, bize verildiği sekliyle-anlaşılmaz-iade etmek” değil, tam tersi, onu son derece anlaşılır kılmaktır. İşte tam da bu noktada bir araya gelen sanatçılar, kendilerine ait bir dil kullanıyor Hiçbir abartıya gerek duyulmadan son derece anlaşılır ve okunabilir olmayı hedefleyen bir dildir bu. Kuskusuz sadece görme ile ilgilenilmiyor; bu yolla işitmek, konuşmak ve her türlü algının kapılarını da zorlamak gerçeklik aleminde öznel bir deneyim yasayan sanatçılar bu deneyimi izleyiciyle de paylaşmak istiyor. Algi Kapıları ile birlikte varoluş da sorgulanıyor. Geriye yine de ve her zaman tek bir soru kalıyor gerçeklik nedir? Sergi, 13 Kasım 2012 Tarihine kadar The Marmara Pera’ da görülebilir. “ALGI KAPILARI” Sergisi13 Eylül – 13 Kasım 2012 The Marmara PeraMeşrutiyet Cad. Tepebaşı – Beyoğlu / ISTANBUL 34430İletişim;C e p S a n a t G a l e r i s i T+90 212 292 00 30
the marmara pera sergi salonu